TANDOĞAN UYSAL: YOLLAR AŞINMAZ AMA İNSANLAR AŞINIR

0



Bodrum’dan Muğla’ya “Hak, Hukuk, Adalet” Yürüyüşü

CHP Bodrum Belediye Meclis Üyesi Alkim Denizaslan, KYK yurtlarından atılan gençler için Bodrum’dan Muğla’ya doğru yeni bir “Hak, Hukuk, Adalet ve Demokrasi” yürüyüşü başlattı. Türkiye’de yıllardır karşılık bulan bu tür demokratik tepkiler, bugün de gençlerin yaşadığı mağduriyetin sesi olma amacıyla yeniden yollara taşınıyor.


Bir Yürüyüşle Nereye?

Türkiye’de yollar, sadece fiziki bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda birer demokratik ifade zemini. Bodrum ile Muğla arasındaki mesafe yaklaşık 110 kilometre. Bu mesafe sadece fiziki değil, aynı zamanda sembolik anlamlar da taşıyor. Yıllar önce benzer bir yürüyüşü, CHP’nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tek başına başlatmış, toplumun adalet arayışını kilometreler boyunca simgelemişti.

Bugün ise Alkim Denizaslan ve beraberindeki gençler, aynı inançla yürümeye başladı. Yürüyüşlerinin temelinde KYK yurtlarından atılan gençlerin barınma hakkı mücadelesi var. Oysa ki dünyada gençlik artık uzaya giderken, biz hâlâ çağdaş bir ülkenin temel taşları olan hak, hukuk, adalet ve demokrasi için sokaklara çıkmak zorunda kalıyoruz.

Süleyman Demirel’in Sözleri ve Bugünün Türkiye’si

Türk siyasi tarihine geçen “Yollar yürümekle aşınmaz” sözü, rahmetli Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’e aittir. Demirel bu sözü, muhalefetin ve halkın yürüyerek verdiği tepkilere karşılık olarak söylemişti. Ancak bugünün Türkiye’sinde yollar hâlâ yürünüyorsa, bu sözün karşısında bir başka gerçek daha var:

Yollar değil ama insanlar aşınıyor.

Çünkü hak aramak için yürümek, fiziki bir yorgunluktan öte, yıllar geçtikçe içsel bir tükenişi, umutsuzluğu da beraberinde getiriyor.

Dünyadan Örnekler: Sokağın Evrensel Dili

Türkiye’deki yürüyüşler yalnız değil. Dünyada da halklar, haklarını aramak için sokaklara dökülüyor:

    •    Amerika’da Martin Luther King’in 1963’teki Washington Yürüyüşü, ırkçılığa karşı verilen sivil haklar mücadelesinin en simgesel örneklerinden biridir.

    •    Hindistan’da Mahatma Gandhi’nin Tuz Yürüyüşü, İngiliz sömürüsüne karşı barışçıl direnişin simgesidir.

    •    Fransa’da Sarı Yelekliler, gelir eşitsizliği ve hayat pahalılığına karşı seslerini yollardan duyurmuştur.

Bu örnekler gösteriyor ki, demokratik hak arayışlarının en evrensel dili yürüyüştür. İnsanlar yol boyunca sadece adım atmaz, aynı zamanda bir fikir, bir inanç ve bir direniş taşır.


Sorgulamanın Zamanı

Peki tüm bunlar neden oluyor? Neden her kuşak, her dönem yine sokaklara çıkmak zorunda kalıyor?

Çünkü Türkiye’de bir kesim için yönetim şekli tatmin edici değil.

Diğer kesim ise sessiz kalmayı tercih ediyor.

O zaman asıl soru şu olmalı: Bu yöneticileri neden biz seçiyoruz?

Kendi sorularımıza cesurca yanıt verene kadar, bu yürüyüşler bitmeyecek.

Yollar yine aşınmayacak. Ama insanlar, özellikle gençler, adım adım umutlarını yitirerek aşınacak. Ve bu, bir ülkenin geleceği için en büyük kayıptır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir